15 Ekim 2009 Perşembe

Sincan’da 6 kişi daha ölüm cezasına çarptırıldı

15.10.2009 10.24

milliyet.com.tr

Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin merkezi Urumçi’de 5 Temmuzda meydana gelen olaylardan dolayı 6 kişi daha ölüm cezasına çarptırıldı.Şinhua haber ajansının bildirdiğine göre, Urumçi Orta Halk Mahkemesi 3 kişiye de cinayet, sabotaj ve kundaklama gibi suçlardan ömür boyu hapis cezası verdi.Söz konusu olaylarla ilgili olarak, 12 Ekim günü 6 kişi ölüm, 1 kişi de ömür boyu hapis cezalarına çarptırılmıştı.Resmi makamlara göre, 5 Temmuzdaki olaylarda 197 kişi öldü, 1700 kadar kişi yaralandı.

7 Ekim 2009 Çarşamba

Çin'den 3 Uygur'a şırıngalı saldırı cezası

Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de 3 Uygur, şırıngalı saldırı yaptığı iddiasıyla 15 yıla varan hapis cezalarına çarptırıldı.
Urumçi Orta Halk Mahkemesi'nde bugün yapılan ve 126 kişinin izlediği karar oturumunda hâkim, meyve satılan bir dükkânın önünde 28 Ağustos'ta bir alıcıya "şırınga batırıp korku ortamı oluşturduğu" iddia edilen Erfan İlham'a 'tehlikeli madde attığı süsü verme' suçundan 15 yıl hapis cezası verdi.
Çin Uluslararası Radyosu'nun haberine göre, 29 Ağustos'ta bir taksi şoförünü "şırıngayla tehdit ederek parasını gasp eden" Muhtercan Turdi'ye 10 yıl, Amannisagül Kadir'e ise 7 yıl hapis cezası verildi.
Öte yandan, başka kişileri hakkında da şırıngalı saldırıda bulunma suçuyla dava açıldığı ve bu kişilerin kısa süre içinde yargılanacağı belirtildi.
Polisin şırıngalı saldırılarla ilgili 45 şüpheliyi yakaladığı, bunlardan 12'sinin gözetimde olduğu kaydedilmişti. Devlet medyası daha önce 4 kişinin tutuklandığı, 8 kişinin ise ilaç tedavisi için hastaneye gönderildiğini bildirmişti.
Geçen hafta on binden fazla kişinin katıldığı Urumçi'deki son gösteriler, Uygur Türkleri tarafından düzenlendiği ileri sürülen şırıngalı saldırıları protesto etmek amacıyla yapılmıştı. Bazı kaynaklar, bu gösterilerde ölen 5 kişinin Uygur milliyetinden olduklarını ve öfkeli Han Çinlilerinin gösteriler sırasındaki saldırıları sonucu öldüğünü iddia ediyor. Yerel hastane kaynakları geçen haftaya kadar 531 kişinin hastaneye kaldırıldığı, bunlardan 106'sında açık şırınga saldırısı izleri gözlemlendiğini açıkladı. Gösterilerin ardından Şincan polis şefi Liu Yaohua ile Urumçi Komünist Partisi Sekreteri Li Zhi görevinden alınmıştı.
13.9.2009 (CİHAN)

KAŞGARLI MAHMUD

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Şükrü Akalın, Kaşgarlı Mahmud'un kayıp eseri 'Kitab-ı Cevahirü'n-Nahv fi Lugati't-Türk'ün bulunması için servetini vermeye hazır olduğunu söyledi.TDK Başkanı Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın, 'Binyıl Önce Binyıl Sonra: Kaşgarlı Mahmud ve Divanü Lugati't-Türk' adlı eserinin Çinceye ve Uygurcaya çevrilip yayımlanmasıyla ilgili Türkiye'nin Pekin Büyükelçiliği'nde Büyükelçi Murat Esenli tarafından verilen tanıtım resepsiyona katıldı. Şükrü Akalın, Cihan haber Ajansı muhabirine konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.TDK Başkanı Akalın, "Bir Türkolog için en büyük keşif, kayıp olarak bildiğimiz kitapların ele geçmesi. En başta da Kaşgarlı Mahmud'un Divanü Lugati't-Türk'te adını andığı ve Türkçenin dilbilgisi kurallarını yazdığını söylediği Kitab-ı Cevahirü'n-Nahv fi Lugati't-Türk (Türk Dilinin Sözdizimi Cevherleri) kitabı geliyor.'' dedi. Söz konusu kitabı bu güne kadar kimsenin gören olmadığını ifade eden TDK Başkanı, "Kaynaklarda da bu kitap hakkında pek bir bilgi yok. Belki Kaşgarlı bu kitabı bitirmedi ama eserinde bu kitabı yazdığından bahsediyor.'' diye konuştu.Divanü Lugati't-Türk'ün ilk defa Ali Emiri Efendi tarafından 1914'te 33 altına satın alındığında Türk dünyası için en büyük keşfin yapıldığını hatırlatan Akalın, şöyle devam etti: "Ali Emiri Efendi 1914'te Osmanlı Devleti'nin Maarif Bakanlığı'nın veremediği paranın iki katını verip kitabı satın almış. Şimdi böyle bir kitap dostu bu dönemde yok. Ama ben bütün malımı, mülkümü verir alırım böyle bir kitabı bulsam. Keşke elimize geçse. Bu Türkçe için en büyük keşif olur.''Kaşgarlı Mahmut'un doğumunun bininci yılı dolayısıyla, Kaşgarlı'nın kayıp kitabını bulana bin altın ödül vaat edilmişti. Birçok Türkolog söz konusu kayıp kitabı bulmak için uzun çaba sarf etmişti. Kutadgu Bilig'i yayına hazırlayan Reşit Rahmeti Arat'ın da her Anadolu gezisine bu kitabı bulma umuduyla çıktığı belirtiliyor.Şükrü Akalın, Divanü Lugati't-Türk'ün Türk dil araştırmalarını bin yıl öncesinden günümüze önemli bir kaynak olarak ulaşmasını sağladını dile gtirdi. Akalın, "Kaşgarlı'nın ilk kitabı Kitab-ı Cevahirü'n-Nahv fi Lugati't-Türk ele geçse Türkçenin tarihi açısından çok önemli bir buluş gerçekleşmiş olur.'' diye konuştu. "Henüz tasnifi yapılmamış kütüphaneler var.'' diyen TDK Başkanı, bu kitabı bulma umutlarının olduğunu dile getirdi. Akalın, kitabın Hindistan'da olabileceğini, çünkü bu ülkede önemli Türkçe yazma eserler olduğunun bilindiğini aktardı.
YUSUF HAS HACİB'İN DE BİNİNCİ DOĞUM YILI KUTLANACAK
Akalın, önümüzdeki yıllarda da Kaşgar'da mezarı bulunan Yusuf Has Hacib'in bininci doğum yılını kutlamaya hazırlandıklarını ve bu konuda Çinli yetkililerin destek vereceklerine inandığını ifade etti. Bu kutlamamalara basının katılmasını da arzuladıklarını dile getiren Akalın, bu tür faaliyetlerin ülkeler arasındaki dostluk ilişkilerinin gelişmesine ve halkların birbirine tanımasına yardımcı olduğunu vurguladı. Çin, Kaşgarlı Mahmut'un geçen yılki bininci doğum yılı anma törenlerine hiçbir basın kuruluşunun katılmasına izin vermemişti.Kaşgarlı Mahmut ve Yusuf Has Hacib gibi şahsiyetlerin seslerinin yerel olmaktan çıkıp evrensel boyutlara ulaştığını söyleyen Akalın, ''Mesela Kaşgarlı Mahmud'un Divanü Lugati't-Türk'ünde Japonya ilk defa bir dünya haritasında gösteriliyor.'' dedi. Şükrü Halûk Akalın, bu tür şahsiyetlerin ülkeler arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilmesinde büyük rol oynadığını anlattı.
URUMÇİ OLAYLARINA BİN YIL ÖNCESİNDEN MESAJ
Urumçi olaylarına ilişkin bir soruya da cevap veren Akalın, "Üzücü Urumçi olayları yaşadık. Ama Kaşgarlı Mahmut bin yıl öncesinden mesaj veriyor." dedi. Akalın, "Diyor ki Kaşgarlı, 'kanı kan ile yıkamazlar'. Bu kan davası güdülmemesini gerektiğini söyleyen bir Türk atasözü ve bugünün insanına da bir bakıma mesaj veriyor. Dostluğun geliştirilmesini istiyorsak, bu şahsiyetler ve eserleri bizim için önemli bir vesiledir.'' ifadesini kullandı.Prof. Akalın, Kaşgarlı'nın Divanü Lugati't-Türk'e verdiği isimle Türk kimliğini ta o zaman üst kimlik olarak belirlediğine de işaret etti. Akalın, Kaşgarlı'nın Türkçeyi Araplara öğretmek istediğini ve bunu bir hadise dayandırdığını belirtti. Akalın, Kaşgarlı Mahmut'un hadisin sahih olmaması halinde de aklın Türkçeyi öğrenmesi gerektiğinden yola çıktığını ve eserini yazdığı bilgisini verdi.(CİHAN)

Türk Dil Kurumu Başkanı (TDK) Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın'ın ''Binyıl Önce Binyıl Sonra: Kaşgarlı Mahmud ve Divanü Lugati't-Türk'' adlı eseri Çinceye ve Uygurcaya çevrildi.
Kitabının Çince ve Uygur Türkçesine çevrilerek yayımlanması dolayısıyla Türkiye'nin Pekin Büyükelçiliği'nde bir resepsiyon düzenlendi. Pekin Büyükelçisi Murat Esenli, Kaşgarlı Mahmud'un yazmış olduğu ilk eseri Divanü Lugati't-Türk'ün, Türk dilinin söz varlığını ve dilbilgisi özelliklerini bin yıl öncesinden günümüze ulaştırdığını kaydetti. "Bunun ötesinde uygarlığımızın köklerini ve kültür değerlerimizi de bugüne ve yarınki nesillere taşımış oldu.'' diyen Esenli, Kaşgarlı Mahmud'un, Türk-Çin dostluk bağlarının geliştirmesine katkıda bulunduğunu da belirtti. Büyükelçi Esenli; Prof. Akalın'a, kitabı Uygurcaya çeviren Erkin Ariz'e, Çinceye çeviren Liu Zhao'ya ve yayımlayan Milliyetler Yayınevi ile katkılarından dolayı Pekin Merkezi Milliyetler Üniversitesi'ne teşekkür etti.

12.9.2009

Rabia Kadir'in binaları yıkılıyor

Çinli yetkililer, sürgündeki Uygur lider Rabiya Kadir'in Urumçi'de inşa ettirdiği üç binanın yıkılmasına karar verdi. Amerika'nın Sesi Radyosu'nun resmi Xinhua ajansına dayandırdığı haberine göre Çinli yetkililer, çatlaklarla dolu binaların sağlam olmadığını iddia ediyor. Amerika'daki Uygur Derneği ise, yıkım kararının Kadir'in ailesini hedef aldığını savunuyor. Yıkılacak binalardan Akada Ticaret Merkezi'nin üst katlarında Kadir'in ailesinin 30 üyesi yaşıyor. Ailenin tek geçim kaynağının ise binadaki restoran olduğu belirtiliyor. Rabiya Kadir, altı yıl hapis yatıp sürgüne gitmeden önce milletvekili ve Çin'in en zengin işkadınlarından biriydi. 9.9.2009(CİHAN)

Şırıngaya kimlik kartı

Çin'in Şincan (Xinjiang) Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de bölge hükümeti, her türlü tehlikeli kimyasal ürünlerin satışına kimlik kaydı şartı getirdi. Karar, kısa süre önce şırıngalı saldırılar nedeniyle çıkan gösterilerin ardından alındı.
Şincan hükümeti, şirketlerin ya da fertlerin her türlü kimyasal ürün alımında işyeri belgesi yada kimliklerini ibraz etmeleri gerektiğini açıkladı. Resmi Xinhua ajansının haberine göre yeni uygulama ile sadece lisanslı satıcılar kimyasal ürünleri satabilecek. Satıcılara alıcıların kullanma amacı gibi bilgileri muhafaza etme şartı getiriliyor. Yeni düzenleme; hastaneler, bilimsel kuruluşlar ve araştırma enstitüleri ile eğitim organizasyonlarındaki özel ilaç üretim ve satışının kontrol altında tutulması şartını da getiriyor. Haberde, söz konusu maddeleri satarken ilgili bilgilerin kayıtlarını tutmayanların ya da yetkililere zamanında bildirmeyenlerin, faaliyetini durdurma ya da işletme lisanslarını iptal etme gibi sert cezalara maruz kalacakları uyarısı yapıldı. Geçen hafta on binden fazla kişinin katıldığı Urumçi'deki son gösteriler, Uygur Türkleri tarafından düzenlendiği ileri sürülen şırıngalı saldırıları protesto etmek amacıyla yapılmıştı. Bazı kaynaklar, bu gösterilerde ölen 5 kişinin Uygur milliyetinden olduklarını ve öfkeli Han Çinlilerinin gösteriler sırasındaki saldırıları sonucu öldüğünü iddia ediyor. Yerel hastane kaynakları geçen haftaya kadar şırınga saldırısı nedeniyle 531 kişinin hastaneye başvurduğu, bunlardan 106'sında açık şırınga saldırısı izleri gözlemlendiğini açıkladı. Polisin 25 kişiyi şırınga saldırılarının ardından yakaladığı, bunlardan 7'sinin polis gözetiminde tutulduğu, 4'ünün tutuklandığı, 4 kişinin de mahkemeye sevk edildiği bildirildi. Gösterilerin ardından Şincan polis şefi Liu Yaohua ile Urumçi Komünist Partisi Sekreteri Li Zhi görevinden alınmıştı. 9.9.2009(CİHAN)

İKÖ'nün istekleri

İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu önümüzdeki günlerde, Müslüman Uygur Türkleri ile Han Çinlileri arasında etnik çatışmaların yaşandığı 5 Temmuz olaylarının ardından huzur ortamının tam olarak sağlanamadığı Urumçi'yi ziyaret edecek.
Urumçi'de Müslümanlarla bir araya gelerek sıkıntılarını dinleyecek olan İhsanoğlu, ziyaret öncesi Cihan'a konuştu. Resmi rakamlara göre yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiği olayların İslam dünyasında şok etkisi meydana getirdiğini ifade eden İKT Genel Sekreteri, "Urumçi'de, Kaşgar'da yani Türkiye'de bilinen adıyla Doğu Türkistan'da insan haklarına daha saygılı olunan, kültürel ve etnik kimlik kültür mirasının ve hakların korunduğu ve şiddet olaylarından tamamen uzak durulmasını sağlayacak bir anlayışın gelişmesini bekliyoruz." dedi. Bu tür olayların yeniden yaşanmaması için kendisinden önce bölgeye giden İKT heyetinin, Çin yönetimi ile müzakerelerde bulunduğunu kaydetti. Bundan sonra atılacak adımlar konusunda Pekin ile ortak bir anlayış içinde olduklarını söyledi. İhsanoğlu, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in Türkiye ziyareti sırasında gündeme gelen NATO-İKT işbirliği teklifine ise temkinli yaklaştı. Teşkilatın, BM'deki varlığını güçlendirmeyi planladıklarını anlatan Prof. İhsanoğlu, İKT'nin kuruluşunun 40. yıldönümü vesilesiyle bir kitap yazdığı bilgisini verdi. Teşkilatın 40 yıllık serüvenine yer verilen kitabın, özellikle son dört yıldır yürütülen reform çalışmalarını anlattığını ifade etti.
Bu arada, Çin yönetimi, Urumçi'de son günlerdeki şırıngalı saldırılar ve toplu gösterilerin ardından bölgeye 7 bin arabulucu memur atayacağını duyurdu. Şinhua ajansının haberine göre, atanan memurlar kapı kapı gezerek devletin siyasetini anlatacak ve anlaşmazlıkları çözecek.
8.9.2009
ZAMAN

7 Bin işkenceci daha atanıyor!

Çin otoriteleri, Sincan'daki şırıngalı saldırılar ve toplu gösterilerin ardından bölgeye 7 bin arabulucu memur atayacağını duyurdu.
Şinhua ajansının haberine göre, Sincan Komünist Partisi Sekreteri Vang Lıçüen yaptığı açıklamada, atanan memurların kapı kapı gezerek devletin siyasetini anlatacaklarını ve anlaşmazlıkları çözeceklerini söyledi.
Sincan'da 5 Temmuzda meydana gelen olayların ardından buna benzer bir uygulamayı 1500 devlet memuru ve polisle, Uygurlara uyguladıklarını ve netice aldıklarını belirten Vang "Halkla birebir mülaki olan memurlar sayesinde sosyal düzeni çok kısa bir sürede sağladık" dedi.
Çin Uluslararası Radyosu haberinde, Çin Komünist Partisi Urumçi Komitesi Sekreterliğine Li Cı'nın yerine yeni atanan Cu Haylun yaptığı açıklamada, 5 Temmuz olaylarının ve son günlerde görülen şırıngayla vatandaşları yaralama olaylarının faillerini cezalandırarak, etnik kökeni ne olursa olsun bütün şehir sakinlerine güvenli ve istikrarlı bir toplumsal ortam sağlayacaklarını söyledi.
Cu, Urumçi'de yaşamın giderek normale döndüğünü, şehir merkezindeki dükkanların önemli bir kısmı ile bazı banka şubelerinin yeniden açıldığını bildirdi.
Sincan'da 531 kişi şırıngalı saldırılara hedef olmuş, ardından bölgede halk, güvenliğin artırılması ve Komünist Partinin bazı yöneticilerinin görevden alınması için gösteriler düzenlemişti.
Gösterilerde, 5 kişi ölmüş ve 14 kişi yaralanmıştı.
7.9.2009
AA