6 Ağustos 2009 Perşembe

Çin'in iç işi imiş!, RTÜK kimin adına özür diliyor? Bu edepsizlik temizlenmelidir!

Bugünlerde...Çin'de bir Türk heyete var: RTÜK:Türkiye Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyesi Abdülvahap Darendeli'nin başkanlığındaki Türk basın heyeti dün Çin Uluslararası Radyosu'nu ziyaretinde verdiği demeçte, Urumçi'de 5 Temmuz'da meydana gelen sabotaj ve şiddet olaylarının Çin'in içişleri olduğunu belirtti.RTÜK üyesi Darendeli, olayın ilk patlak verdiğinde Türkiye'deki bazı basın kuruluşlarının haberlerindeki ifadelerin aşırılığa kaçtığını, ancak olayın iç yüzünün netleşmesiyle birlikte Türkiye'deki basın kuruluşlarının haberlerinin çoğunun daha makul olmaya başladığını söyledi.Darendeli, 5 Temmuz sabotaj olayları hakkındaki kendi görüşünü de şöyle dile getirdi:"Bu Çin'in bir iç meselesidir. Çin'in bu meseleyi kendi Anayasasına, pozitif normlarına ve dünyanın da evrensel hukuk kurallarına göre çözmesi en doğal yoldur."Basın heyetinde yer alan Anadolu Ajansı Başkan Yardımcısı Ahmet Tek de, kısa süre önce yaptıkları Xinjiang ziyaretinin kendisinde derin bir izlenim bıraktığını ifade ederek şöyle konuştu: "Zihnimdeki ilk izlenimde, Müslümanlara sanki çok sıkıntı veriliyormuş havası kayboldu."

http://www.odatv.com/

Pekin Yönetimi, Türkiye'deki Çinlileri Uyardı

Çin Dışişleri Bakanlığı Tarafından Yayımlanan Duyuruda, Türkiye'deki Çinlilerden, "İki Ülke Arasındaki Gerilim Sürdükçe Dikkatli Olmaları ve Mümkün Olduğunca Dışarı Çıkmamaları" İstendi.

Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan duyuruda, Türkiye'deki Çinlilerden, "iki ülke arasındaki gerilim sürdükçe dikkatli olmaları ve mümkün olduğunca dışarı çıkmamaları" istendi.
En uzaktaki Türkler: Uygurlar Bakanlığın internet sitesindeki duyuruda, Türkiye'deki Çin vatandaşlarına, kalabalık alanlardan ve hassas yerlerden mümkün olduğunca uzak durmaları uyarısı yapıldı.

China Daily gazetesinin konuyla ilgili haberinde, El Kaide bağlantılı bir internet sitesinde kendini Türkistan İslamcı Partisi lideri olarak tanıtan Abdülhak adlı kişinin, "Doğu Türkistan'da gözaltına alınanlar serbest bırakılana kadar Çinlilere saldırma emri verdiği" ileri sürüldü.

Bu arada Türkiye'nin Pekin Büyükelçisi Murat Salim Esenli, Çin Merkezi Televizyonunun (CCTV) İngilizce yayın yapan 9. kanalında "Diyalog" adlı programa konuk oldu.
Büyükelçi Esenli, 5 Temmuzda Sincan Uygur Özerk Bölgesinin merkezi Urumçi'de meydana gelen olaylarla ilgili soruyu yanıtlarken, "Türkiye'nin bunu Çin'in iç işi olarak gördüğünü ve Çin makamlarının sorunu kendi anayasalarına ve taraf oldukları uluslararası sözleşmelere bağlı kalarak çözeceklerine inandığını söyledi. 03.08.2009 11:19

Çin: Çocukları Rabiye Kadir'i Kınayan Bir Mektup Yazdı

Çin'in Resmi Haber Ajansı Xinhua, İki Çocuğu ve Erkek Kardeşinin Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabiye Kadir'i Kınayan Bir Mektup Yazdığını Öne Sürdü.
Çin'in resmi haber ajansı Xinhua, iki çocuğu ve erkek kardeşinin Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabiye Kadir'i kınayan bir mektup yazdığını öne sürdü. Fotoğrafları da yayınlanan ve Arap alfabesiyle Uygurca yazılan mektupta, "Senin yüzünden 5 Temmuz'da Urumçi'de tüm etnik gruplardan birçok masum insan öldü; dükkanlar ve araçlar zarar gördü" ifadeleri kullanılıyor.
"Bu mektup sana oğlun Kahar, kızın Rozingül ve küçük kardeşin Memet Kadir tarafından yazılıyor" diye başlayan mektup, Çin Komünist Partisi ve hükümetin kendisine sağladığı kolaylıklar nedeniyle Kadir'in bir zamanlar Çin'in en zengin insanı olduğu hatırlatarak, şöyle devam ediyor:
"Ama parti ve hükümetin tüm hoşgörüsüne rağmen başka insanlar tarafından ayartıldın ve hapse girdin. ABD'ye gitmene izin verildiğinde hiçbir ayrılıkçı harekete katılmayacağına dair güvence verdin. Buna rağmen sözünden döndün."
Sincan bölgesinde farklı etnik gruplarla büyük bir aile gibi huzur içerisinde yaşadıklarını belirten mektup, "Senin yüzünden 5 Temmuz'da Urumçi'de tüm etnik gruplardan birçok masum insan öldü; dükkanlar ve araçlar zarar gördü. Etnik gruplar arasındaki uyum ve birlik bozuldu. Ama bize yaptığın bunca şeylere rağmen hükümet bize çok iyi davranıyor. Bize hep şunu diyorlar, 'Yaptığı şeylerden anneniz sorumlu. Sizinle bir ilgisi yok'" diye devam ediyor.
Rabiye Kadir'in ABD'ye gitmesinden bu yana bölgenin çok değiştiği belirtilen mektupta, etnik gruplar arasında ayrımcılık yapılmadığını, birçok Uygur milyonerin olduğunu ve Uygurlara pozitif ayrımcılık yapıldığı da ifade ediliyor. Rabiye Kadir'e 'Lütfen torunlarının mutluluğunu düşün. Sincan'daki huzurlu ve mutlu hayatı bozma. Başka ülkelerden gelen provokasyonlara uyma. Hapse girmeden önce bize düşünen annemizi özlüyoruz. Sana son söyleyeceğimiz, tüm etnik grupların seni kınadığıdır" mesajı veriliyor.
Mektubuna altında Rabiye Kadir'in damadı, gelini, torunları ve ablasının da imzaları bulunuyor.
Dünya Uygur Kongresi Sözcüsü Dilşat Raşit ise söz konusu mektupların sahte olduğunu savundu. Rabiye Kadir'in 11 çocuğundan 5'i ile 9 torunu Çin'in Sincan Özerk Bölgesi'nde yaşıyor. Kadir'in bazı çocuklarının yıllardır hapishanede ya da ev hapsinde tutulduğu biliniyor.
OLAYLARLA İLGİLİ 319 KİŞİ DAHA TUTUKLANDI
Resmi Xinhua ajansı 5 Temmuz olaylarıyla ilgili olarak 319 kişinin daha tutuklandığını duyurdu. Bu kişilerin hangi etnik gruplara mensup olduğu ise açıklanmadı. Böylece tutuklananların sayısı 2 bine yaklaşmış oldu. Tutuklananlardan daha sonra serbest bırakılanlar olup olmadığı da bilinmiyor.
Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Uygurlarla Han Çinlileri arasında 5 Temmuz'da başlayan olaylarda resmi rakamlara göre 197 kişi ölmüş bin 700 kişi de yaralanmıştı.
(CİHAN) (Cihan Haber Ajansı) 03.08.2009 11:25

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder