13 Ağustos 2009 Perşembe

DUDAK UÇAKLATAN İDDİA:

"OLAYLARDA 10 BİNDEN FAZLA UYGUR ÖLDÜ, 100 BİNE YAKIN UYGUR DA GÖTÜRÜLDÜ'

Her ne kadar resmi rakamlara olaylarda 197 kişinin öldüğü açıklansa da Uygurlar bu sayısının çok çok fazla olduğunu savunuyor. Uygurlar Çin'in olayları çarpıttığını ve ölü sayısının çok fazla olduğunu ifade ediyor. İsmini açıklamak istemeyen bazı Uygurlar da "Olaylarda 10 binden fazla Uygur öldü, 100 bine yakını da götürüldü. Urumçi'de olayların olduğu yerdeki Uygurların sayısı 1,5 milyondu. Ama şu an oralardaki sayı çok az. Bu insanlar nereye gitti. Herkes götürülen Uygurları soruyor. Neredeler? Hiçbir haber yok. Kimse hesap soramıyor. Ayrıca Guangdong'daki fabrikada ölen Uygur sayısı Çin'in açıkladığı gibi 2 değil yüzlerce. Yoksa 2 kişi için Urumçi'de binlerce insan protesto yürüyüşü yapmaz." şeklinde fikir beyan ediyorlar.

Urumçi'de görüştüğümüz Uygurlar, seslerinin ve görüntülerinin kaydedilmesinden korkuyor. Bazı Uygurların da tek yardım alabileceklerini düşündükleri yabancı gazeteciler. Yabancı gazetecilere telefon açan Uygurlar, "Olaylara karışmadığı halde kardeşimizi götürdüler. Şu ana kadar haber alamıyoruz. Lütfen bize yardım edin, nerde olduğunu nasıl öğrenebiliriz. Çok endişeleniyoruz." Şeklinde isteklerde bulunuyorlar. Kimileri de yabancı basına karşı "Söylediklerimi duyarlarsa hayatımız mahvolur." "Çocuklarımı alıp götürürler. Zaten gidenler geri gelmiyor." derken, bazıları da Çin medyasına konuşan Uygurların korkudan dolayı Çin lehine konuştuklarını belirtiyor. İnsan olmak insanlığa işlenmiş suçlara ortak olmamak en büyük erdem değilmidir?

Bu soykırım yapılırken, Sn a.VAHAPDARENDELİ beyfendi ve şürekası hangi akla hizmetle TÜRK devletinin Kurumve ajansları adına özür dileyebiliyorlar. Elçiler, Dışişleri mensupları nasıl olur da bu Çin'in iç işleri diyebiliyorlar.

Hem bu nasıl iç işleridir ki, sözkonusu Türkiye olunca herkes karışıyor, veya herkesin karışmasına izin veriliyor da, sözkonusu Çin olunca neden onların iç işleri deyip bırakıyoruz. Madem öyle neden "Bu bir Soykırımdır" dedik. Bu iç kamuoyunu uykudan uyandırmamak için söylenmiş bir söz müydü? Bu sözün uyandırabileceği etkiler nasıl gözardı edilebilir? Bütün bunların unutulacağını ve kamu ve insanlık vicdanında mahkum olacaklarını tahmin etmiyorlar mı?

Bunu asla unutmayacağız.

Millyetcilik-muhafazakarlık gibi laflara ancak kendilerini kandırırlar.

BUNDAN SONRA SİYASET ARTIK DÖNMÜŞTÜR.UNUTMAMAK DİLEĞİĞLE

MAZLUMLAR ELBET BİRGÜN BU ZULÜMDEN KURTULACAKTIR.
ALLAH ZALİMLERİ AFFETMEZ!
MAH

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder